Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Başkanı Ali Laricani ve beraberindeki heyet ile görüştü.
Hizbullah’tan yapılan yazılı açıklamaya göre, Kasım ve Laricani’nin Lübnan’da dün gerçekleşen görüşmesine İran’ın Beyrut Büyükelçisi Mucteba Emani de katıldı.
Hizbullah Genel Sekreteri Kasım, İran’ın Lübnan’a ve İsrail’e karşı Hizbullah’a sürekli destek verdiğini ve ayrıca Lübnan’ın bağımsızlığının yanında durduğunu ifade etti.
Kasım ayrıca, Lübnan ve İran halkları arasında “kardeşlik ilişkileri” olduğunu dile getirdi.
İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Başkanı Laricani dün, 2024 yılında İsrail saldırısında ölen Hizbullah’ın eski Genel Sekreteri Hasan Nasrallah‘ın mezarını ziyaretinde Hizbullah’a “direnişe devam etme” mesajı vermişti.
Laricani ayrıca, “Biz her zaman ve daima yanınızda olacağız. Ülkelerin iç işlerine müdahale etmiyoruz, ancak dünya genelindeki direniş hareketlerini desteklediğimizi vurguluyoruz.” sözleriyle Hizbullah’a desteklerini hatırlatmıştı.
Laricani, resmî ziyaret için geldiği Beyrut’ta sırasıyla Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Meclis Başkanı Nebih Berri ve Başbakan Nevvaf Selam ile görüşmüştü.
Lübnanlı yetkililer Laricani ile görüşmelerinde Lübnan’ın egemenliğine vurgu yaparak içişlerine karışılmasına müsaade etmeyeceklerini söylemişti.
Hizbullah’a silah bırakma baskısı
ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, 19 Haziran’da Beyrut yönetimine “ülkedeki tüm silahların yalnızca devletin denetiminde toplanmasını öncelikli hedef olarak belirleyen” ABD önerisini sunmuştu.
Lübnan’da silahların devletin tekelinde toplanması gündemiyle 5 Ağustos’ta toplanan Bakanlar Kurulu, “orduya silahların yıl sonuna kadar toplanmasına dair bir plan hazırlama” görevi vermişti.
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, kararın çıktığı gün yaptığı açıklamada, “İsrail’in saldırıları sürerken Hizbullah’ın gücünden vazgeçmeyi ve bu yönde yapılan baskıları kabul etmeyeceğini” ifade etmişti.
Hizbullah’tan 6 Ağustos’ta yapılan yazılı açıklamada da, Nevvaf Selam hükümetinin silahların toplanması kararının “Lübnan’ı İsrail’e karşı direniş silahından mahrum bırakacağı” iddia edilerek, bu kararla “büyük bir hata yapıldığı” savunulmuştu.
Lübnan Bakanlar Kurulu ise 7 Ağustos’ta yaptığı yeni toplantıda, Hizbullah’ı da kapsayacak şekilde ülkedeki tüm silahlı varlığın devlet tekeline alınması ve grupların elindeki silahların toplanması kararını kabul etmişti.
Şii bakanlar, kabine toplantısını terk etmişti.
Toplantıyı terk eden bakanlardan Çalışma Bakanı Muhammed Haydar, ABD önerisini onaylamadıkları için Bakanlar Kurulu toplantısından ayrıldıklarını ancak hükümetten çekilmediklerini söylemişti.
Enformasyon Bakanı Paul Markus, Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, hükümetin aldığı kararlarla ülkede istikrarı sağlamayı, devlet otoritesinin tesisini ve yeniden inşayı hedeflediğini ifade ederek, “Toprakların tamamında, Hizbullah dahil, silahlı varlığın sona erdirilmesi ve sınırda ordunun konuşlandırılması konusunda mutabık kaldık.” demişti. (AA)